Borç ödeme yöntemleri, borcun büyüklüğü, alacaklı taraf gibi faktörlere göre değişkenlik gösterir. Borç alan taraf bir birey olacağı gibi bir kuruluş da olabildiği için borcun miktarı da önemli ölçüde farklılaşır. Bunun yanı sıra özellikle bireysel müşterilerin kredi kartı borçlarının giderek birikmeye başlaması da yaygın görülen durumlar arasındadır. Kontrol altına alınmayan borçlar, kişi ve kurumların bütçe dengeleri için zorlayıcı olabilir. Bunlara istinaden borç ödemenin 7 adımını ve çok daha fazlasını içeriğimizde bulabilir, kendinize uyan bir yöntemi uygulamak için karar alabilirsiniz.
Borç, en basit haliyle bir tarafın diğer bir taraftan para ödünç alması demektir. Bir diğer ifade ile borç; bir eylemde bulunmaktan, bir fiili işlemekten kaçınmaktır. Hukuk terimleri açısından borcu karşılaması gereken kişiye “borçlu” denirken, yerine getirilmesi fiiline ise “edim” adı verilir. Borcun oluşması da aslında bu kadar basit bir şekilde gerekçelendirilebilir.
Alıcı tarafın mevcut finansal kaynağı harcamaları için yeterli gelmediğinde çeşitli borçlanma çeşitlerinden birini tercih eder. Mevcut dönemde elde edilen gelire göre daha fazla harcamak borcu doğurur. Bir başka ifade ile de aslında gelecekte elde edilecek gelirin şimdiden kullanılmasıdır. Bu nedenle alıcı taraf ile veren taraf meydana gelir. Alıcı taraf, borç veren tarafa belli bir zaman diliminde ve faiz oranında borcunu geri ödemekle yükümlüdür.
Borcun kaynakları, hukuki ilişkilerin çeşitliliğine dayanarak çeşitli unsurlara ayrılır. Bu unsurlar arasında öne çıkanlar aşağıdaki gibidir:
Konu hakkındaki genel hükümler, borç ilişkisinin kaynakları ve sözleşmeden doğan borç ilişkileri ise Türk Borçlar Kanunu tarafından belirtilmektedir. Borçlar Hukuku kapsamında ele alınan davalar ise genel itibarıyla şunlardır:
Haksız fiilden doğan tazminat davaları, maddi-manevi tazminat davaları, alacak davaları, kira tespiti ve kiralananın tahliyesi davaları, inşaat hukuku davaları, müdahalenin men-i davaları, ortaklığın giderilmesi davaları, ecri misile ilişkin davalar, gayrimenkul davaları, ipotek-rehin tesisi ve fekkine ilişkin davalar, kat mülkiyetinden doğan her türlü davanın yanı sıra; kira sözleşmesinden, satım sözleşmesinden, eser sözleşmesinden kaynaklanan her türlü dava. Bunlara ek olarak borç ilişkileri gündelik hayatta da geniş bir yere sahiptir.
Borçlar, genel hatları ile 4 türe ayrılır: Teminatlı borç, teminatsız borç, döner (tekrarlanan) borç ve kurumsal borç. Gelin birlikte borç türlerini inceleyelim!
Ödünç aldığın miktarı geri ödemek için iyi bir borç yönetimine sahip olman gerekir. Bunun için yapılması gereken 7 adımı aşağıda inceleyebilirsiniz.
Öncelikle henüz ödemediğin tüm borçların bir listesini yapın. Borç adetlerin veya borç miktarın az ise listeyi bir defterde de oluşturabilirsiniz. Ancak daha planlı bir borç yönetimi için telefonuna indirebileceğin pek çok uygulama var. Hem bireyler hem de işletmeler tarafından kullanılmak üzere tasarlanan borç yönetim uygulamalarından yararlanabilirsiniz. Bu sayede derli toplu bir şekilde ödenmemiş güncel borçlarını listeleyebilirsiniz. Ardından her borcun faiz oranını da ekleyin. Buna göre hangi borcun daha fazla alan kapladığını hesaplayın. Son olarak bu listeye borçların son ödeme tarihini de eklemeyi unutmayın. Buna göre ödemek için öncelik vereceğiniz borç listesi de oluşturabilirsiniz.
Ardından zorunlu harcamalarını belirleyebilirsiniz. Burada zorunlu harcamalar sabit giderleri ifade eder. Kredi ve kredi kartı ödemeleri, internet, elektrik, su faturaları, kira vs. zorunlu harcamalardır. Bu nedenle zorunlu harcamalara ihtiyaçlar ya da sabit giderler de denebilir. Günlük hayatın olağan akışı açısından sabit giderlerini ihmal etmeden ödemek için zorunlu harcamalarınızı güncel tutmayı unutmayın.
Borçların ve zorunlu harcamalarını takiben düzenli ve düzensiz gelirlerinin bir listesini çıkarabilirsiniz. Aylık gelirin (maaş) ve varsa ek gelirlerini toplayabilirsin. Daha doğru bir sonuç için düzenli gelirini ayrı, düzensiz gelirlerini ayrı da hesaplayabilirsin. Ayrıca bu hesaba varsa diğer hane halkı üyelerinin gelirlerini de ekleyebilirsin. Bu adımın amacı, gelir – gider dengesini gerçekçi bir şekilde kurmaktır.
Dolayısıyla gelir hesaplamasını tüm faktörleri göz önünde bulundurarak tamamlamalısın. Örneğin, yıllık elde ettiğin geliri de hesaplayıp sonucunu listene ekleyebilirsin. Bu, uzun vadeli bir borç ödeme planı oluşturman için avantajlı olabilir. Gelir hesaplamada kendi işini kuranların ayrıca gelir vergisi gibi faktörleri de göz önünde bulundurması gerekir. Son olarak gelirine göre kısabileceğin harcamalarını da yine bu adımda belirleyebilirsin.
Son derece kritik üçüncü adımı da tamamladıysan sıra pratik kısma geldi demektir. Burası işin biraz daha borç ödeme stratejisinin başladığı yerdir. Bir ödeme planı oluşturmak için borç ödeme taktikleri arasından seçim yapabilirsiniz. Çığ yöntemi ve kartopu yöntemi olarak 2’ye ayrılır:
Bu yöntemler özellikle hızlı bir şekilde borçlarını ödemek isteyenlerin amaçları ile örtüşür. Bunun yanı sıra borç önceliklendirmesi yaptığında hepsinde yüksek faiz oranları ile karşılaşmış olabilirsin. Bu yüksek faizli borçları ödemek için daha düşük faizli kredi başvurusunda bulunmak da yaygındır. Böylece tüm borçlar tek bir çatı altında toplanabilir.
Borç yapılandırması, borçluların ödeme güçlüğü çektikleri durumlarda tercih ettikleri bir yöntemdir. Özellikle kredi ve kredi kartı borçlarında yapılandırma da öne çıkabilir. Bu şekilde borçlarını ödemek ile ilgili daha esnek bir plan oluşturabilir, daha düşük taksitler ödeyebilirsin. Bunun için kredi / kredi kartı aldığın banka ile iletişime geçebilir, yapılandırma talebinde bulunabilirsin. Banka, borç durumunuzu ve ödeme geçmişinizi inceleyecektir. Bu incelemeler sonrasında, kredi yapılandırması hakkında size olumlu – olumsuz dönüş sağlayacaktır.
Örneğin, kredi kartı borcunun ödemesini geciktirenler bu aşamada yapılandırma yapamaz. Bu nedenle borç ödeme dönemi gelmeden ya da gecikme olmadan yapılandırma talebinde bulunman önemlidir. Kredi yapılandırmasında daha düşük taksitler, daha uzun ödeme süreleri avantaj sunar. Ancak toplam borca da belli oranda faiz uygulanacağını da unutmayın.
Sabit gelirinin yanı sıra borçlarını ödemek için ek gelir yöntemleri de bulabilirsin. Eğer ek gelir elde edebilirsen borçlarını daha erken kapatabilirsin. Eski ve artık okunmayan kitapları satmak, ikinci el kıyafet ve eşyaları yasal ve güvenilir internet sitelerinde satışa çıkarmak, boş zamanlarda evcil hayvanları gezdirme hizmeti sunmak, freelance çalışmak popüler ek gelir elde etme yöntemleridir.
Yukarıda bahsettiğimiz gibi borç, mevcut gelirden fazlasını harcamak dolayısıyla oluşur. Bunun küçük ya da büyük bir kısmı gereksiz harcamalardan kaynaklı olabilir. Bu nedenle borçlarını kapatma döneminde harcamalarını kısmalı, hatta mümkünse gereksiz olanları durdurmalısın. Tahmin edersin ki gereksiz alışveriş bunların başında gelir. Bu nedenle gereksiz harcamalar anlık olarak iyi hissettirebilir fakat büyük fotoğrafa baktığında borcunu katlayabilir. Bu nedenle borçlarını kapadıktan sonra dahi gereksiz büyük harcamalar yapmamaya özen gösterebilirsin.
Ödenmeyen borçlar (kredi borçları gibi) belli bir süre sonra yasal takip altına girer. Bankalara genelde ödenmemiş borçların 30. ve / veya 60. günlerinde müşterileri ile iletişime geçer. Genellikle art arda iki taksit ödenmediğinde ise ihtarname çekilir. Bu aşamada borçludan ödünç aldığı miktar tahsil edilmeye çalışılır. Hatta ödeme kolaylıkları da sunulabilir. Buna karşın ödenemeyen borçlar için ise haciz yöntemine başvurulur.