Piyasalarda her gün kazanç ve kayıplar yaşanabilir. Dolayısıyla finans piyasalarında belli bir varlığın belirli zamanlarda fiyatlarında oynaklıklar yaşanabilir. Finans dünyası, fiyatlardaki bu oynaklığı “volatilite” olarak tanımlar. Finans piyasalarını anlamak, fırsatları görüp doğru zamanda hamle yapmak için de birçok terim gibi volatiliteyi kavramak da önem arz eder. Eğer finans dünyasını yeni öğrenmeye başladıysan volatilite nedir, nasıl hesaplanır gibi önemli soruların yanıtlarına içeriğimizden ulaşabilirsin.
Volatilite, finansal varlıkların fiyatlarındaki oynaklıklar” olarak özetlenir. Piyasalardaki bu fiyat oynaklığı, bir ürünün/varlığın belirlenmiş bir kıyaslama değerinden veya kendi ortalama performansından sapmalarının istatistiksel bir ölçüsü anlamına gelir. Başka bir deyişle; bir varlığın oynaklığı, yani volatilitesi fiyat dalgalanmalarının ne kadar riskli ve ciddi olduğunu anlamayı sağlar.
Finans dünyası içerisinde volatilite terimi; oynaklık, dalgalanma, değişkenlik gibi farklı şekillerde de adlandırılır. Ek olarak volatiliteyi, bir finansal varlığın değerinde ya da piyasa değerindeki belirgin değişimler olarak da ifade etmek mümkün. Peki bu finansal varlıklar neler olabilir? Hisse senedi, tahvil, bono, altın ve diğerleri. Bununla beraber volatilite derken bir piyasanın bütününden de söz edilebilir.
Dolayısıyla volatiliteyi, yani fiyatlardaki oynaklığı tek bir finansal varlık ya da genel olarak bir piyasanın bütünü özelinde farklı şekillerde ele almak gerekir. Şayet tek bir finansal varlıktan, örneğin sadece hisse senedinden bahsediyorsak fiyatının çok hızlı bir şekilde aşağı ya da yukarı yönlü ettiği hareketlere odaklanılır. Bu hızlı fiyat değişimleri ise o hisse senedinin volatilitesinin yüksek olduğunu ifade eder.
Genel olarak tüm bir finans piyasasındaki volatiliteden, yani oynaklıktan söz ediyorsak bu defa bütün olarak borsanın veya birden çok borsanın belirgin hareketliliği söz konusu olur. Örneğin, herhangi bir borsa türü aralıksız ve hızlı bir şekilde %5’ten fazla yükselir ya da düşerse bu durum, o piyasanın oldukça oynak olduğunu gösterir.
İpucu: Borsa ile ilgili detayları öğrenmek istiyorsan “Borsa nedir ve nasıl yatırım yapılır?” başlıklı yazımıza göz atabilirsin.
Volatilite genellikle yatırımlardaki riskin önemli bir temsilcisi/ifadesi olarak görülür. Bir finansal varlığın ya da bir piyasanın fiyatlarında hızlı ve ani değişimler yaşanıp durması, yatırımcılar için güven verici gelişmeler olmaz. Çünkü ortada yüksek bir volatilite söz konusu. Bunun tersine, düşük volatilite ise fiyat oynaklığının çok seri ve sık sık olmadığını gösterir. Bu da yatırımcı açısından daha güven verici bir durum olarak değerlendirilir.
Volatilite ile riskin iki farklı şey olduğunu hatırlamak da önemlidir. Burada paylaşılan tanımlara dayanarak volatilite ve riskin eş anlamlı olduğu sonucu çıkmamalı. Elbette finans dünyasında ikisi birbiriyle ilişkili kavramlar. Ayrıca volatilite, riskin nasıl azaltılacağı düşünülürken de yararlı bir etmen olabilir. Ancak ikisini birleştirmek doğru olmaz.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, finansal varlıkların veya piyasaların, gün boyu tüm aşağı ya da yukarı yönlü hareketleri direkt volatilite anlamına gelmez. Bir finansal varlığın veya piyasanın fiyatlarının oynak olup olmadığını anlamak için çeşitli ölçümler gerekli. Bu ölçümler sıklıkla standart sapma yolu ile gerçekleştirilir. Bu, ilgili varlığın veya piyasanın getirilerinin belirli bir zaman dilimi boyunca beklenen getirisinden ne kadar saptığı anlamına gelir.
Örneğin, en popüler finansal varlıklardan biri olarak hisse senetlerini ele alalım. Bir hisse senedi getirisinin standart sapmasının ölçümü ile volatiliteyi hesaplamak mümkün. Hisse senedi, kendi ortalama fiyatından ne kadar sapıyor anlamak için bu standart sapmalar kullanılır. Buna göre, varlığın değeri çok kısa sürede hızla ve aşırı dalgalanıyorsa yüksek oynaklığa sahip olur. Fakat fiyat değişimlerinin hızı daha yavaşsa ya da az miktarda dalgalanma varsa bu durum, düşük volatilite olarak yorumlanır. Standart sapma bu şekilde özetlenebilir.
Bu nedenle yüksek volatilite, yükselirken çok kazandırabileceği gibi düşerken de çok kaybettirebilir. Bu durum, finans piyasalarındaki riski anlamak için önemli bir gösterge olarak kullanılır.
Volatilitenin, yani fiyat oynaklığının yüksek olması; ilgili finansal varlığın ya da piyasanın daha yüksek risk taşıdığı anlamına gelir. Dolayısıyla yüksek volatilite, söz konusu finans dünyasındaki belirsizliklerin artmasını işaret edebilir. Riskin ve belirsizliğin yüksek olması ise birçok yatırımcıyı, yatırım yaparken ekstra düşündüren bir olay. Çünkü yüksek fiyat dalgalanmaları, aniden çok iyi kazandırabilirken birden sert düşüş de yaşattırabilir.
Sözlük anlamına baktığımızda endeks; “dizin, gösterge” gibi anlamlara gelir. Volatilite endeksi de (VIX) bu açıdan, fiyatlardaki oynaklık ve değişkenliğin ölçüsünü ifade eder. Bu nedenle “korku endeksi” olarak da adlandırılır. İlk defa Chicago Opsiyon Borsası (CBOE) tarafından ABD borsasının 30 günlük volatilitesini ölçmek kullanılan bu gösterge, yatırımcıların en yakından izlediği parametrelerden de biri. Yani volatilite, geçmiş veriler ışığında fiyat dalgalanmalarının seviyesini gösteriyorken VIX değeri gelecekteki fiyat dalgalanmaları ile ilgili beklentileri gösterir.
Fiyat dalgalanmaları açısından belirsizliğin arttığı zamanlarda ise VIX değeri yükselir. Bir başka deyişle; yatırımcıların güveni arttığı zaman VIX değeri düşer. Ancak yatırımcıların, içinde oldukları piyasalarla ilgili endişeleri artıyorsa VIX değeri de yükselir. Özetle; daha yüksek bir VIX seviyesi, daha fazla kaygı ve riski gösterir.
Volatilite bazlı tedbir sistemi (VBTS), finans piyasalarında aşırı fiyat oynaklığı olduğunda sistemli bir şekilde müdahaleyi içerir. Böylelikle piyasa istikrarın sağlanması amaçlanır. Ani ve aşırı fiyat değişkenliği kontrol altına alınınca da yatırımcıların güveni kazanılır. Sermaye Piyasası Kurulu’nun kararları uyarınca devreye alınan (VBTS), aşırı volatilitenin getirdiği risklere karşı yatırımcıyı korumaya odaklanır.
*Bu içerik bir yatırım tavsiyesi değildir, sadece bilgi amacı taşır.